BU YANGINLARI RÜZGÂR ÇIKARMIYOR! İNSAN ÇIKARIYOR!
2025 yılında hâlâ anlatamadık!
Bir izmarit…
Bir cam şişe…
Yanmaya bırakılmış bir mangal…
Ve hepsinden beter: akılsızlık!
Ormanlarımız yanıyor, hayvanlar kaçacak delik bulamıyor, gökyüzü kararıyor…
Ciğerimiz yanıyor, ama bu hâlâ bazılarına "tatil" gibi geliyor!
Cam kırıklarını toplamak zor mu?
Sigara izmaritini söndürüp cebine atmak zor mu?
Mangalını söndürmeden ormanı terk etmemek bu kadar mı lüks?
Yok, zor değil… Ama vicdan yok!
Bir kıvılcım yetiyor binlerce canı küle çevirmeye.
Toprağın altındaki karınca da, gökyüzünde uçan kuş da aynı cehennemi yaşıyor.
Ama birileri hâlâ bu katliamı “kazayla” açıklamaya çalışıyor.
Bir ağaç sadece ağaç değildir.
O bir yuva…
Bir yaşam…
Bir çocuğun geleceğidir o gölgeler…
Artık YETER!
Doğayı yakmak; sadece ateşle değil, umursamazlıkla da olur.
Bunu yapanın elinde çakmak olmasa da fark etmez:
Cehaletle, ilgisizlikle, duyarsızlıkla her şey kül olur!
Bu ülkede ormanları korumak için artık rica etmiyoruz!
Anız yakanı da, izmarit atanı da, cam şişeyi ormana fırlatanı da affetmeyeceğiz!
Bu toprakları çocuklarımıza yanmış hâlde bırakamayız!
Bir kıvılcıma bile göz yummayacağız!
Yakan değil, yaşatan olacağız!